26 Eylül 2017 Salı

7.UNİTE

7. FELSEFENİN ÖNEMİ VE İŞLEVİ 

Giriş

Bu bölümde felsefenin birey ve toplum hayatında ne tür işlevlerinin olduğu ve önemi üzerinde durulacaktır.
Bilim ve felsefe her ikisi de insandaki merak ve hayret/hayranlık duygusunu tatmine yönelik bir zihnî etkinlik olarak ortaya çıkmıştır. Ancak bu duygu felsefede, özel bilimlerdekinden daha büyük bir önem taşımaktadır. Özel bilimlerde tek tek bilimler karşısında duyulan merak o bilimin konusuyla sınırlı kalırken, felsefede varlığın ve olayların bütününü kuşatıcı mâhiyettedir. Bu yüzden bilim adamı yalnız aklıyla düşünürken bir filozof bütün varlığıyla düşünmek durumundadır.
Şu bir gerçek ki varlığı, insanın varlıktaki yerini, değerini, hayatın anlam ve gâyesini bir hamlede kavramak kolay bir şey değildir. Ortalama insan kozmosta egemen olan düzen, organik ve inorganik varlıklar alanında cereyan eden olaylar karşısında herhangi bir merak ve hayranlık duygusuna kapılmadan bütün olup bitenleri doğal sayabilir. Bu durum zihnî tembelliğin veya alışkanlığın ya da şartlanmışlığın bir sonucu sayılsa da düşünen insan yani bir felsefe adamı, görünenin ötesindeki sırları, incelik ve derinlikleri; genel varlık planındaki düzen ve uyumu olanca boyutlarıyla araştırmak ve sorgulamak ister. Çünkü varlıkta ve insan hayatında neyin anlamlı ve önemli olduğunu araştırmak felsefenin başlıca hedefidir. Sokrat “Araştırılmayan, incelenmeyen, sorgulanmayan ve üzerinde düşünülmeyen bir hayat yaşanmaya değmez” derken bir fantaziyi değil, evrensel bir gerçeği dile getiriyordu. Zira insanoğlunun bugüne kadar bilim ve medeniyet adına ortaya koyduğu her başarı sistemli düşünme ve sorgulamanın bereketli bir ürünüdür.
O halde insanın bilme ihtiyacını karşılamada bilimin yetersiz kaldığı durumlarda felsefe devreye girer. Bilim kendine özgü araştırma yöntemleriyle hakikati bütün boyutlarıyla önümüze seremez. Bu yüzden bazı hakikatlerin felsefe tarafından araştırılması bir zorunluluktur. Bir başka deyişle, felsefe insanın bilme ihtiyacını karşılamada ve merak duygusunu tatmin etmede bilimin üstesinden gelemediği durumlarda devreye girerek tamamlayıcı bir rol üstlenir. Bu sebeple her bilimsel düşünce bir felsefi dünya görüşünün derin izlerini taşır. Bu ilişki şöyle ifade edilebilir: Bilimsiz felsefe olamaz; felsefî arka plandan yoksun bir bilim de verimli ve uzun soluklu değildir.
Her ne kadar felsefe varlık ve olaylar karşısında bireyin duyduğu merak ve kuşkuyu tatmine yönelik entelektüel bir çaba olarak başlasa da giderek toplumu derinden etkiler ve onun siyasi, sosyal ve kültürel açıdan değişim ve gelişimini sağlar. Felsefeyi önemli kılan özelliklerden biri de büyük siyasi ve sosyal olaylar karşısında insana zekice tavır alma yeteneği kazandırmasıdır. Bu yüzden felsefe, bireyi ve birey sayesinde bütün bir toplumu fikren yoğurup şekillendirir. Bu bakımdan, dünyayı felsefî fikirlerin idare ettiğini söyleyenlere bir ölçüde hak vermek gerekir.
Felsefenin tarihi ve kültürel işlevi, toplumun kurallaşmış ve kurumsallaşmış zihniyet dünyasını yeni baştan sorgulayarak onu monotonluk ve durağanlıktan kurtarıp daha dinamik, daha verimli ve huzurlu bir toplum meydana getirmek olduğuna göre, böylesine önemli bir ödevi üstlenen felsefe elbette ki vazgeçilmez bir bilgi türü olarak her zaman yaşayacaktır. Nitekim Ebü’l-Hasan el-Eş‘arî’nin sistemini temel alan ünlü Gazzâlî’nin fikirleri ve Meşşaî metafiziğine karşı yönelttiği eleştiriler bin yıla yakın bir zamandır bütün İslam dünyasında etkili olmuş; Ahmed Yesevi, Yunus Emre, Mevlânâ ve Muhyiddin İbn Arabî’nin görüşlerinin şekillendirdiği tasavvuf felsefesi de altıyüz yıl süreyle Osmanlı toplumunun din ve kültür hayatına damgasını vurmuştur. XVIII. yüzyıldan itibaren aydınlanma felsefesinin giderek Batı’da kurumsallaşmış inanç ve değerler sistemini temelden sarsarak nasıl materyalist bir zihniyeti egemen kıldığı bilinmektedir. O halde felsefî fikirlere cansız birer kavram olarak bakmak yanlış olur. Onlar bir tohum gibi elverişli ortam bulduğu zaman derhal yeşerir, çiçeklenir ve ürünlerini verir.

Bölüm Özeti

Bahar Dönemi

Üniteler 1. Platon Ve İdealar Öğretisi 2. Platon’da Ahlak Giriş 2.1. İdea Nedir, Ne İşe Yarar? 2.2. Ruh (psykhe) Nedir? 2.3. En...